Çatılmadan yerin göğün binası
Muallakta iki nura düş oldum
Birisi Muhammed, birisi Ali
Lahmike lahmide Bir’e düş oldum
.
Ezdi aşkın şerbetini hûş etti
Birisi doldurdu birisi nûş etti
İkisi bir derya olup cûş etti
Lâl ü mercan inci dürr’e düş oldum
.
Ol derya yüzünde gezdim bir zaman
Yoruldu kanadım dedim el-aman
Erişti carıma bir ulu sultan
Şehinşah bakışlı ere düş oldum
.
Açtı nikabını ol ulu sultan
Yüzünde ‘Yeşil Ben’ göründü nişan
Kâf u nûn süresin okudum o an
Arş Kürs binasında yare düş oldum
.
Ben Adem’den evvel çok geldim gittim
Yağmur olup yağdım ot olup, bittim
Bülbül olup Firdevs bağında öttüm
Bir zaman gül için har’a düş oldum
.
Âdem ile balçık olup ezildim
Bir noktada dört hurufa yazıldım
Adem’e can olup Şit’e süzüldüm
Muhabbet şehrinde kâra düş oldum
.
Mecnun olup Leyla için dolandım
Buldum mahbubumu inandım kandım
Gılmanlar elinden hulle donandım
Dostun visalinde nâr’a düş oldum
.
On dört yıl gezdim pervanelikte
Sıdkı ismim buldum divanelikte
Sundular aşk meyin mestanelikte
Kırkların ceminde dâr’a düş oldum
.
Sıdkı’yım çok şükür didara erdim
Aşkın pazarında hak yola girdim
Gerçek âşıklara çok meta verdim
Şimdi Hacı Bektaş Pîr’e dûş oldum
.
(SIDKI BABA / 1865 -1928)
Asıl adı Zeynel Abidin olan Sıdkî Baba, Mersin / Tarsus ilçesi Yenice köyünde Mehmet ve Eşeli çiftinin çocukları olarak doğmuştur. Ailesi Oğuz / Bozok kolu Dede Garkın ocağından gelmektedir. Henüz 6 yaşında “Pervane” mahlasıyla şiirler söyleyen Sıdki Baba, 12 yaşında yüreğinde yanan aşk ateşiyle Hacıbektaş Veli Dergâhı’na gider ve Çelebilere bağlanır. Önce Feyzullah Efendi ve onun vefatı sonrası oğlu Cemalettin Efendi’ye bağlanır. Ve Bu arada Pervane mahlası yerine Sıdkî mahlası ile şiirler yazar. Güçlü bir tasavvuf bilgisine sahip olan Sıdkı Baba evlendikten sonra Merzifon / Harız (Gümüştepe) köyüne yerleşmiş ve orada Hakk’a yürümüştür. 1. Dünya Savaşı’da Cemalettin Çelebi’nin oluşturduğu Bektaşi Mücahidin Alayı içinde Yüzbaşı rütbesi ile mücadele etmiştir.
.
.
Kazım Balaban’dan Not: Nefes söylenirken söylenen ‘’On dört yıl gezdim pervanelikte’’ sözü doğru değildir. Doğrusu ‘’On dört gezdim pervanelikte’’ şeklinde olmalıdır.
Bunun sebebi şudur.
Sıdkı Baba köyünden ayrılıp Hacıbektaş ilçesine gelir ve Çelebilerden ‘’Feyzullah Efendi’’ye bağlanır. Bu dönemde söylediği şiirlerde kullandığı mahlas Pervane’dir. Sıkdı Baba, toplam 14 yıl Pervane mahlası ile şiirler yazar.
Feyzullah Efendi’nin Hakk’a yürümesinden sonra onun oğlu olan Cemalettin Çelebi’ye bağlanır. Cemalettin Efendi onda olan sevgi ve sadakayı gördiği için ona ‘’Bundan sonra SIDKI’’ mahlasını kullan’’ der. Sıdkı Baba’da daha sonraki şiirlerinde artık Pervane mahlasını değil, SIDKI mahlasını kullanır.
Haydar Haydar deyişinde geçen nefesin doğrusu da ‘’On dört yıl gezdim pervanelikte’’ biçimindedir. Ancak her nasılsa bu söylem değiştirilmiş ve buna ekleme yapılmıştır.
.
Muhabbetleriml
14 Yıl Gezdim Pervanelikte
İLGİLİ YAZILAR