Câne sen cândan ne kim, gelse, ciğerler ağrımaz,
Hâk bilir, bir zerre neşterden damarlar ağrımaz.
Şaha, mehrindenmidir, ya aşinalıktanmıdır,
Cismimi ser tâ gedem bin kez yararlar, ağrımaz.
Fitvasından zahidin nahâk beni ger soyalar,
Gam değil senden, şaha, görcek damarlar ağrımaz.
Zahidin efsanesinden soydular nahâk beni,
Hâk bilir, senden, şaha, sahibnezerler ağrımaz.
Şişemi çün taşa çaldım, Hâkk’ı izhâr eyledim,
Çeşm-î ehvâl ağrıdan ârif beserler ağrımaz.
Zahidin bir parmağın kessen, dönüp Hâk’dan kaçar,
Gör bu gerçek âşığı serpâ soyarlar, ağrımaz.
Cehl-î nâmerdin kaçan meydan gününde yeri var,
Er bilir meydan kadrin kim, kadirler ağrımaz.
Soyun, ey murdâr sallaklar, Nesîmî’nin tenin
Bunca nâmerdi görün, bir er kıyarlar, ağrımaz.