Hal hatır sormanız, sevgi kokuyor
Siz nerde iseniz, ordadır gönlüm,
Zalimlerin zulmü yürek yakıyor,
Şu koca dünyada dardadır gönlüm.
Şark rüzgarı gibi o yana estim,
İnancım kalmadı, sanmayın küstüm,
Ali den Veli den umudu kestim
Hacı Bektaş gibi pirdedir gönlüm
Batağa gömülmüş kekeme dile
Çölün ortasında kılıçlı dine
Yönümü çevirmem karanlık yöne
Buram buram kokan kırdadır gönlüm
Dertlinin derdine dermanı katan
İnsanlık uğruna aşkı yaratan
Zeynel Aba gibi zindanda yatan
Zulm ile savaşan yardadır gönlüm
İyiler kötüler tarihe kalır
Hakkı Hakk edenler fiziki ölür,
Can gözü görenler bu sırrı bilir
Körün görmediği yerdedir gönlüm
Vicdani bu yolda ağardı şaçım
Nedendir yurdumdan gidiyor göçüm
Bilenler biliyor, bilmeyen için
Aşikar değiliz sırdadır gönlüm
Aşık Vicdani©
1941-2010. Afşin’in Kaşanlı köyünde doğdu. Asıl adı Zeynel Abidin Sönmez’dir. Okula gitme olanağı bulamadı ancak kendi kendine okuma yazma öğrendi.
Türkülerle içiçe bir aileden olduğundan aşıklık geleneğine ve şiire küçük yaşlarda ilgi duydu. 8-10 yaşlarında cura çalmaya başladı.
Karac’oğlan, Pir Sultan, Ruhsati (1836-1912), Dertli, Virani gibi aşıkların şiirleri ve türküleriyle kendini geliştirdi. İlk gençlik yıllarında ise Aşık İhsani’den (1932-2009) etkilendi.
Yaklaşık 20 yaşlarında kendi şiirlerini yazmaya ve bestelemeye başladı. Aynı dönemlerde ise bağlama çalmaya yöneldi. İlk yıllarda Öksüz Zeynel mahlasını kullanan aşık, daha sonra Vicdani mahlasını aldı.
Önceleri duygu ağırlıklı şiirler yazan Aşık Vicdani, 1960’lı yılların sonundan itibaren toplumsal konulara yönelmeye başladı.
Şiirleri çeşitli gazete, dergi ve araştırmada yayınlanan, Türkiye ve özellikle çeşitli Avrupa ülkelinde birçok konser ve toplantıya katılan Aşık Vicdani bugüne dek 2 kaset çıkardı.
Aşık Vicdani Hamburg’da (Almanya) öldü ve orada toprağa verildi.
İnanma
Gerçek fikirleri aşıklar işler
Dünyayı farketmez köre inanma
Yetmez mi zalimin yediği başlar
Yalanda kurulan dara inanma
Reisi yobazdan kurulu heyet
Orada olur mu doğru muhabbet
Gizlilik içinde yapılır gıybet
Sofunun dediği sıra inanma
Dermansız bu derde düştüğüm günde
Kalmada hevesim şerefte şanda
Sevdiklerim yana çıktı düşmanda
Gel Vicdani kalleş yara inanma
Sevgi Olmalı
İnsanı alemden gerçek nikahı
Kılan kıldıran da sevgi olmalı
Sevgi pazarında alışverişi
Alan aldıran da sevgi olmalı
Sevgiyi anlarsa insanlar erken
Cennete dönüşür bu maddi cihan
Aşar engelleri yürürse kervan
Salan saldıran da sevgi olmalı
Sevginin girdiği yerde kin olmaz
Bahçıvanı aşktır gülleri solmaz
Bu hali yaşayan değişir ölmez
Bilen bildiren de sevgi olmalı
Sevginin içinde Tanrının yüzü
Görürse bir olur kış ile yazı
Alışkın varlığı maşukun nazı
Gülen güldüren de sevgi olmalı
Sevgi Vicdani’nin gerçekten varı
Sevginin dışında yok başka yarı
Canlar arasında kinle kibiri
Silen sildiren de sevgi olmalı