Akşamlar oldu gülbank çekildi
Çırağlar uyandı, niyaza geldim
Erenler erkânı, meydan açıldı,
Aynı cem kuruldu, ihsana geldim
Hakikat abdestin birden aldılar
Mürşidin emrine belli dediler
Dâr-ı Mansur olup şunda durdular
Talibi hak olup meydana geldim
Ol demde halinden sordular cânın,
Var mıdır kusuru, dediler ânın
Aynı Cem gösterdi yere nişânın
Üryân püryân olup dîdâra geldim
Sofralar kuruldu hizmet görüldü.
Hakikat nurundan cemaller görüldü
Mümin olanlar, ölmeden öldü.
Geçip kîlü kâlden divana geldim.
Seyredip cümlede bu güzel hâli
Şükür gördük anda Nûr-i cemâli
Zikirler okuyup bülbül misâli
Terk edip riyâyı merdâne geldim
Kaç kuzu kurbanlar meydana geldi
Nefesler, duvazlar a’yâna geldi
Ağlarken bu çeşmim şâd olup güldü
Can, baş fedâ edip seyrâna geldim.
Sekâhum şerbetin ezip içtiler,
Mest olup cümlesi serden geçtiler.
Şah Hüseyin deyip hep ağlaştılar
İçip ol şerbeti mestâne geldim.
Gürüh gürüh geldi anda bacılar
Saf be saf geldi durdu niceler
Allah Allah derde öter nâciler
Meydanı aşk içre irfâna geldim.
Tığlandı kurbanlar, semahlar oldu
Kalp nasibini alanlar aldı
Anda nasibini alanlar oldu
İnanıp sıdk ile îmâna geldim
Edep erkân tamam oldu sürüldü
Pervâneler geldi nasip verildi.
Tamam, oldu hizmetlere destûr verildi
Şükrüyâ mende sultâna geldim.