Cuma, Ocak 31, 2025
No menu items!
Kültür & SanatŞiirOl sevda, böyledir çünkü Ahmet Arif

Ol sevda, böyledir çünkü Ahmet Arif

Vay kurban
Dağlarının, dağlarının ardı
Nazlıdır
Uçurum kıyısında incecik bir yol
Gider dolana – dolana
Bir hastan vardır, umutsuz
Belki Ayşe, belki Elif


Endamı kuytuda başak
Memesinin, memesinin altında
Bir sancı
Bir hayın bıçak
Ölüm bu,
Fukara ölümü

Geldim, geliyorum demez
Ya bir kuşluk vakti, ya akşam üstü
Ya da seher, mahmurlukta
Bakarsın, olmuş olacak
Bir hastan vardı umutsuz
Hasreti uykularda
Hasreti soğuk sularda


Gayrı, iki korku çiçeğidir gözleri
İki mavi, kocaman korku çiçeği
Açar, derin kuyularda
Dağlarının, dağlarının ardı korkunçtur
Hiç akıl edip de düşünen var mı
Gün kimin hesabına tutar akşamı


Rahmetinden kim demlenir bulutun
Hayırlı evlat makina nasıl canavar kesilir
Kurdun, karıncanın rızkını veren
Toprak nasıl ayartılır
Yüz vermez topal öküze
Ve almaz koynuna kara sabanı


Sepetçioğlu’m kömür işçisidir
Mavzer değil, kürek tutar Urfalı Nazif
Mal, haraç – mezattır
Can, pazar – pazar
Kırmızı, ak ve esmer
Yumuşak ve sert buğdaları
Yaratan ellerin sahibidir bu


Kör boğaz, nafaka uğruna
Haldan düşmüş, tebdil gezer
Dağlarının, dağlarının ardı
Nasıl anlatsam
Ağaçsız, kuşsuz, gölgesiz
Çırılçıplak


Vay kurban
“Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda.”
Yiğitlik, sen cehennem olsan da bile Fedayı kabul etmektir
Cennet yapabilmek için seni
Yoksul ve namuslu halka
Bu’dur ol hikayet
Ol kara sevda
Seni sevmek
Felsefedir kusursuz
İmandır, korkunç sabırlı
İp’in, kurşun’un rağmına
Yürür pervasız ve güzel
Sıradağları devirir
Akan suları çevirir
Alır yetimin hakkını
Buyurur, kitabınca


Gün ola, devran döne, umut yetişe
Dağlarının, dağlarının ardında
Değil öyle yoksulluklar, hasretler
Bir tek başak bile dargın kalmayacaktır
Bir tek zeytin dalı bile yalnız
Sıkıysa yağmasın yağmur
Sıkıysa uykudan uyanmasın dağ
Bu yürek, ne güne vurur


Kaçar damarlarından karanlık
Kaçar, bir daha dönemez
Sunar koynunda yatandan
Hem de mutlulukla sunar
Beynimizin ışığında yeraltı
Her mevsim daha genç, daha verimli
Sunar, pırıl – pırıl, sebil
Ömrünün en güzel aşk hasadını
Elimizin hünerinde yeryüzü
Dolu sofra, gülen anne, gülen çocuklar
Bir’e on, bir’e yüz’le akşama gebe
Şafakla doğan işgücü
Yalanım yok, sözüm erkek sözüdür
Ol kitapta böylece yazılıdır
Ol sevda, böyledir çünkü
Ahmet Arif

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
İLGİLİ YAZILAR
spot_img