Bektaşi edebiyatının en güçlü kalemlerinden birisi olan Edip Harabi baba; Çok genç yasında, Merdiven Köyü Bektaşi tekkesinde M. A. Hilmi Dede Babaya ikrara verip tarikata girerek yeniden doğduğunu ilan etmiştir, 1917 tarihinde hayatının sonuna kadar bu ikrara sadik kalmıştır. Bakın ne diyor bir nefesinde;
Herkesin mâtlûbu bir gül olurdun
Bu gülşenden gonca dermiş olaydın
Ayn’el-yakiyn görüp Hakk’ı bulurdun
Bezm-i erenlere ermiş olaydın.
Kendini bileydin Hakk’ı bilirdin
Eğri yoldan doğru yola gelirdin
Bir sofraya konsan belki yenirdin
Böyle çiğ kalmayıp pişmiş olaydın.
HARABİ seninle düştü davaya
Daha âla idi öbür dünyaya
Giriftâr olmazdın derd-ü belâya.
Ey Şâni postunu sermiş olaydın