Perşembe, Ekim 9, 2025
No menu items!
Yazarlarİsmail EnginBaydemir'den Bahçeli'ye

Baydemir’den Bahçeli’ye

Baydemir’den Bahçeli’ye
Aleviler siyasi arenanın malzemesi olurken…
Önceden belirteyim : Bu siyasetin doğasında var ve siyasi davranış da her insanın yapısında..
Bundan ne Aleviler ne Sünniler ve de ne de diğerleri muaf.
CHP ve DP seçmenleri, Birlik Partisi arasında da Alevileri içeren bu tür siyasi eğilimler ve seçimlerde oy gidiş gelişleri, kayışları söz konusuydu.


2011’de Diyarbakır’da Diyarbakır Kültür ve Cemevi Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ve BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak’ın katılımıyla açıldı.
Alevi örgütlerinin tepe noktalarındaki önemli başkanları bu açılışa iştirak etti.
Gülten Kışanak : “bu cemevinin açılışıyla Seyit Rıza’nın ve Mazlum Doğan’ın ruhu şad oldu” dedi.
O sıralarda, Diyarbakır’da ana yollardan birine Şeyh Said bulvarı isminin verilmesi de 29/11/2011 tarihinde 274 sayılı Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi kararıyla Osman Baydemir döneminde alındı..


HDP’nin Alevi politikasının şekillenmesine, Diyarbakır’da 2013 yılında yapılan “Kürdistan 1’inci Alevi Konferansı” önemli bir destek sundu.
“Demokratik Toplum Kongresi” (DTK) tarafından düzenlenen konferansta konuşan DTK Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, “Kürdistan ve Alevi kelimelerinin bir arada söylendiği bu konferansın çok önemli olduğunu” vurguladı.
Konferansın açılış konuşmasını yapan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir de konuşmasında
“Bizi birbirimize karşı düşman etmek isteyenlerin oyunlarını Kürt halkı Seyit Rıza’dan ta Mazlum Doğan’a kadar boşa çıkarmıştır. Gelin canlar bir olalım, gelin canlar birliğimizi oluşturalım. Allahtan dileğim bu konferansın Kürt halkının birliğini oluştursun.”
diyordu.
Konferansta, Pir Hasan Kılavuz Dede ile Hüseyin Gazi Metin Dede yönetiminde bir cem töreni de yapıldı.

  • bu arada belirteyim : Pir Kılavuz, ardından MHP ile de Mersin bağlamında ciddi görüşmeler yaptı, Diyanet İşleri Başkanı tarafından da kendisine Kur’an hediye edildi. –

“Demokratik Özerklik” ve “Eşit Yurttaşlık” kavramlarıyla talepler birleştiriliyordu:
2-3 Şubat 2013 tarihleri arasında yapılan “Kürdistan 1’inci Alevi Konferansı”na davet açıklamasında
“Alevilik tarihsel süreç içerisinde muktedirlere karşı özgürlük mücadelesinin neferleri olan Pir Sultan, Seyid Rıza, Alişer, Mazlum Doğan gibi direniş önderlerini bağrından çıkarmıştır.”
ibareleri yer alıyordu.
Açılış konuşmasında, dönemin Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir,
“Allaha şükürler olsun ki, bu mazlum halkın 30 yıllık direnişiyle, Şeyh Sait’ten Seyid Rıza’ya, Mazlum Doğan’a bu halkın yürüyüşüyle yeni bir anlayış yeşerdi, filizlendi.”
diyordu.
Aysel Tuğluk, “eşit yurttaşlık” istemini vurguluyor, niçin “demokratik özerklik” dediklerini açıklıyor, şunları ifade ediyordu:
“Bu inkarcı ve imhacı sistemin yöneldiği iki temel hedef var Kürtler ve Aleviler. Yüz yıllardır Kürtlere uygunanan imha sistemi Alevilere de aynen uygulanmıştır. Selçuklularla başlayan Alevilere yönelik uğursuz politikalar cumhuriyet döneminde de devam ettirildi. T.C., sadece Kürtler için değil Aleviler için de büyük bir inkar ve imha pratiklerini ortaya koymuştur. Kürtler ve Aleviler hiçbir zaman bu ülkenin eşit ve asli yurttaşları olarak görülmemiştir. Yıllarca korku politikaları temelinde Kürt, Kızılbaş, Komünist, kadın düşman, iç mihrak olarak görülmüştür. (..) Bunun için demokratik özerklik diyoruz. Aleviler eşit yurttaşlık istiyor, Kürtler de. Aleviler hor görülmek istenmiyor, Kürtler de, Aleviler de kendi kimliklerinin özgürce kullanmak istiyor. O zaman Alevi yurttaşlar bu mücadele sizin mücadeleniz, bizim mücadelemiz, hepimizin mücadelesidir.”


Öte yandan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin hemen aynı tarihlerde veya biraz önce, bir girişim başlattığını da bugünlerde öğreniyoruz:
“Sayın Genel Başkan bu arsayı 15 yıl evvel almış. Bugünün işi değil, dünün işi değil. Bunu da bir Alevi dedesine aldırmış. Sonra başkasına devredilmiş, en son Genel Başkanımıza devredilmişti.”


Arada Osman Baydemir, Sey Rıza ile Şeyh Said’in kardeşliğini vurgulayan hamleler yaptı. 2017’de dönemin HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu bunu yazdı:
“HDP heyeti adına Sayın Baydemir de Madımak önüne üç karanfil bıraktı ve basına bir açıklama yaptı. Yaptığı açıklamada; ‘Bu üç karanfili Şeyh Sait’in torunları, Seyit Rıza’nın torunları, Pir Sultan ve Hacı Bektaş Veli’nin torunları adına bırakıyorum’ dedi.”


Geçtiğimiz günlerde yoğun bir şekilde Alevilerin ibadet dili tartışması yaşandı. Herkes anladı ki, ibadette kendi anadilini, etnisitede de kendi etnisitesini önceliyordu.


Uzun lafın kısası, söylemek istediğim şu:
Türkiye’de yaşayan Aleviler etnisite açısından ana akım Türk ve Kürd kimliklerine sahipler.
Alevi uluları da buna uygun olarak Türkler tarafından Türk, Kürdler tarafından da Kürd yapılıyor. Zaman zaman aşırı zorlamalarla ve siyasi manipülasyonları da içeren tarzda..
Tüm partiler, bu durumu hedefleri doğrultusunda siyasal davranışa dönüştürmek istiyorlar.
Aleviler de tartışmalarda kendi içlerinde farklılaşmalara varan ciddi bölünmeler yaşıyor.
Aleviler homojen bir grup değil, siyasi davranışlarında da homojenlik beklemek mümkün değil, bu sadece bir ütopya veya ideal.
Ve gerçekte bunun farklılık taşıdığını herkes biliyor da kabul etmek istemiyor. Veya kendine göre – kendi siyasi düşüncesine, Alevilik anlayışına, etnisitesine … – şekillendirmeye çalışıyor. | @ismailenginhd

İLGİLİ YAZILAR

Kütüphane

Yazarlar

Çizginin Gücü

Bizi Takip edin

12,971BeğenenlerBeğen
38TakipçilerTakip Et

ŞİİR

Alevilik Takvimi

Alevilik Takvimi 2024-2025-2026

2024 13 – 15 ŞUBAT 2024HIZIR ORUCU 21 MART 2024HZ ALİ ‘NİN DOĞUMU NEVRUZ BAYRAMI(21 Mart 598) 31 MART 2024HZ ALİ ‘NİN ŞAHADETİ GÜNÜ(21 Ramazan 40 Hicri) 05/06...