Turan ESER
ALEViLERiN ORTAK AKILA, ORTAK DiLE VE ORTAK ÇATIYA ESKiDEN DAHA ÇOK iHTiYACI VAR.
- Türkiye’de ve Avrupa’da Alevilerin kurduklari dernek sayisinin fazla oluşu bugüne kadar Alevilere hiçbir yarar sağlamamiştir. Derneklerin birleşmesi, birlikte iş yapabilme becerisi, isteği ve motivasyonu artirilmalidir. Ulusal ve uluslararasi düzeyde etkili ve işlevsel bir eşgüdümünün sağlanmasi gerekir. Bu mümkün olamiyorsa, çalişma alanlarina göre örgütlenmiş farkli konularda ihtisaslaşan dernekçilik ve kurumsallaşma anlayişi benimsenmeli.
- Örgütlenme alaninda yeniden yapilanmaya ilişkin konulari tartişmak ve gerekli adimlari atmak üzere Alevi örgütlerinin temsilcileri vakit kaybetmeden bir masa etrafinda toplanmali.
- Tüm Alevi toplumuna zarar vermekte olan örgüt içi ve örgütler arasi kavgalara son vermek ve karşilikli güven ortamini tesis etmek amaciyla, ilgili taraflar bir masa etrafinda iyi niyet çerçevesinde, uzlaşmaya dönük görüşmelere başlamali.
- Örgüt içi demokrasiyi sağlamanin ve katilimci ruhu geliştirmenin en önemli yollarindan biri, farkli görüşlerin dernek organlarinda temsil edilmesine olanak vermektir. Bu nedenle, kurumsal gelişmeye yarar sağlayacak farkli görüşlerin kurum içerisinde organlarinda, temsil edilmesini sağlayan tartişma kültürüne dayali bir iletişim esas alinmalidir.
- Halkin ve üyelerin katkilari ile toplanan kaynaklarin doğru kullanilmasini sağlamak için, daha etkili düzenlemeler ve daha titiz denetimler getirilmelidir. Üyelerin denetim hakki sadece tüzükte yazili madde olmasinin ötesinde, işlevsel olmalidir.
- Alevilerle ilgili ulusal ve uluslararasi düzenlemeler, (AB süreci) kararlar ve uygulamalar, açiklamalar, örgütlerimiz tarafindan yakindan izlenmeli ve eş zamanli refleks gösterilmesini sağlayacak kurumsal mekanizma oluşturulmalidir.
- Örgütlerimizin olanaklari ve sorumluluklari genişletilerek yasal güvencelere kavuşturulmali.
- Alevi örgüt temsilcilerinin ve uzmanlarin ortak katilimiyla belli süreleri ve belli hedefleri kapsayan uzun vadeli ulusal çalişma programlar hazirlanmali ve uygulamalar yakindan izlenmeli.
- Alevi kurumlarin üst örgütü olan Alevi Bektaşi Federasyonun işlevsel hale gelmesi sağlanmali ve bünyesinde bulunan üye kurumlarin ihtiyaçlarina cevap verecek birAR-GE kurulmalidir.
- Bazi şehirlerde ayni şeyleri yapan benzer amaçli çok sayida dernek bulunmaktadir. Bir şehirde benzer amaçli on tane dernek olduğunu düşünelim. Bu ayni zamanda, on ayri kiralik daire, on ayri personel, on ayri telefon, faks, bilgisayar, on ayri eşya, on ayri evrak, on ayri yardim başvurusu, on ayri kadro demektir. Ayni olayin bir de ülke genelinde meydana geldiğini gözümüzün önüne getirelim. Ortaya çikan karmaşanin ve savurganliğin boyutlarini kolaylikla tahmin edebilirsiniz. Dolaysi ile bu derneklerin tek bir dernek çatisi altinda birleşmesine zemin sağlayacak iradenin üst kurumlarca ortaya konulmasi gerekir. Böyle girişim örgütlenme dişinda kalmiş Alevilerin desteğini alacak ve sürece katacaktir. Dünya çapinda binlerce küçük, orta ve büyük çapli şirketler birleşip güçlenirken, Alevilerin dağinik durmanisinin hiç bir mantikli açiklamasi yoktur.
- Alevi örgütlenmeleri başarili olabilmeleri için kendi içine kapanik birer getto örgütlenmesinden kurtulup gerçek hayatin derinliklerine inebilen, hayata seyirci olarak değil oyuncu olarak müdahale eden yapilar durumuna gelmelidir. Bireyi ve düşüncesini esas alan, ama toplumsalliği insanca temellerde yaşayan, demokrasi ve bariş amaçli, profesyonel çalişmayi temel ilke edinmiş olan, ayrimsiz, eşitlikçi, katilimci dernekleşmeler hayatin can damarlari olmaya adaydir.
- Alevi kurumlari dişlayici değil, birleştirici bir öğreti ile beslenir. Bu nedenle etrafina duvar örmez. Tüzüğü, programi, yapilanişi ve çalişma biçimi ile önüne koyduğu hedefleri evrenseldir. Çünkü demokratik haklarin kullanilmasi evrensel bir haktir. Bu hakki onurluca kullanmakta bu kurumlarin asli görevidir.
- Alevi örgütleri siyasi partilere, örgütlere, kişilere ya da gruplara eşit mesafede durmayi gerçekleştirmek durumundadir. Örgütsel bağimsizlik için her türlü siyasi ikameciliğe prim verilmemelidir.
Son söz değil ama bu yazinin son sözü
Peki Aleviler bahsetmeye çaliştiğim bu konularda tartişmaya, öneriler üretmeye hazir mi? Taleplerimizi ve değişim istediğimiz şeylerin yerine nelerin konulmasi konusunda alternatif raporlar, dosyalar hazirlayacak miyiz? Alevi örgütlenmeleri içerisinde ve dişarisinda bulunan Alevi aydinlarini ve bu konularda fikri açilim sunabilecek insanlarla uzmanlik ve ihtisas komisyonlari oluşturacak miyiz? Tartişmalara ve bilgilendirme çalişmalarina başlayacak miyiz? Asil bu sorular cevaplanmalidir. Ne zaman? Hemde şimdi! Kim tarafindan? Tüm merkez yöneticiler tarafindan.
Duygusal ve tepkiye dayali sloganci mücadele kimseyi tatmin etmiyor. Duygu ve tepkiyi akilla beslemenin zamani gelmiştir. Şimdi bunu örmenin zamanidir.
Cahil meclisinde firar edelim
Akil meclisinde karar eyleyelim
Bu yolda birbirimize kolay yeyleyelim
Ankara, 22.10.2004