Aleviler zorlu süreçle karşı karşıyalar. Acı olansa, Alevilerin içine sızmış, kendisini dede olarak pazarlayan kimi dedelerin bu işe soyunması.
Ocağına, Yoluna, İkrarına düşmanlarla aynı dili konuşan ve düşmanına düçar
olan kimi dedeler!
Şah Hatai
Usul erkan bilmez nadan elinden
Usul ağlar Erkan ağlar yol ağlar
Bülbülün figannı gonca gülünden
Bülbül ağlar diken ağlar gül ağlar
Şah Hatayim neler gelir dilinden
Hakikat kuşağın çözme belinden
Özün bilmez bir dervişin elinden
Hırka ağlar tığbent ağlar şal ağlar.
“Avrupa Alevi Kamuoyuna AABF KURULUŞ AMACINA
DÖNMELI” başlıklı bildiriyi okuyunca, Hatai’nin yukardaki dizeleri aklıma geldi. Açık açık yazıyorum. Bu yazıda imzası olanlar; Derviş Tur, Mürsel Kami, Abbas Akbaba, Naci Toksoy, Hüseyin Aksoy, Hamza Kurnaz, Ali Kaykı, Mustafa Özer (Eğer bu bildirinin arkasında duruyorlarsa) hepsi Şah Hatai’nin deyimiyle “Özün bilmez Dervişler” dir. Niye mi? Çok değil iki hafta önce bir TV programında, eski Genel Kurmay İstihbarat Başkan İsmail Hakkı Pekin; AABF’yi hedef alarak:
” Almanya devleti ordaki Alevileri ajan olarak yetiştiriyor, para veriyor. Bu Alevilerde İslamın dışında ve Alisiz Aleviliği savunuyorlar.
Türkiyenin gelecekte başını bu yolla ağırtacaklar.” dedi. Alevilerin alın teriyle yarattığı bu kurumlara iftira atan, yalan söyleyen ve Alevileri hedef gösteren bu zatla bu özü çürük dervişlerin yazdıkları üstüste oturuyor. Emiri nerden aldık belli oluyor. AABF’nin yanlışları, sorunları ne olursa olsun kendi içinde tartışarak halledilmesi gerekir. Tayyip’in, Diyanetin, Fetocuların, Şiilerin Alevileri yutmaya çalıştığı bir süreçte,
AABF’yi açık bir şekilde yalan ve iftiralarla üstelik bu düşmanların yöntemiyle saldırmak Yol’a hizmet mi? ihanet mi? Şah Hatai; “Güzel Pirim bir dert vermiş çekerim. Bir derdim var bin dermana değişmem.”
diyor. Aleviler yetiş ya Pirim demiş, önünde secdeye gelmiş. Niye? Onun vicdanına, ahlakına, aklına, cömertliğine, turablığına aşık olmuş, inanmış ve evet bu yüzden Hakk bilmiş Pirini. Şimdi şu yazılanlara bakalım. Bakın bu özü çürük dervişler ne diyor? ” AABF, ya Hakk-Muhammed-Ali Yoluna
hizmet edecek, ya da siyasi çekişmenin arka bahçesi kalacak.” Hem yalan hem cehalet kokan cümle. AABF’ye bağlı bütün Cemevlerinde hizmetlerin nasıl ve kimler tarafından verildiğini bunlar bilmiyorlar mı? Peki bunu yazarak bu hizmeti yapanlara hakaret etmiş olmuyorlar mı? Siyasete gelince, bu devletinAlevileri bölmek için kullandığı, ve artık para etmeyen bu yalan bunların boynunda asılı dursun. Eğer seçimlerde Alevilerin veya AABF nin almış olduğu kararlar kast ediliyorsa gidip şefleri İzzettin Doğan’a, Alevileri Maraş’ta katleden MHP’ye, Fetoya, şimdi de Tayyip’e neden pazarladığını sorsunlar?
Devam edelim,
“Biz AABF’yi yolumuza ve Pirlerimize hakaret edilmesi için kurmadık, siyasi ideolijilere hizmet için kurmadık. Inancımızı ve Kökümüzü inkar edip yok etmek için ve de bizlere küfür etmeleri için kurmadık!” Siz bu AABF’ye kurduysanız şimdi niye yoksunuz? Şu anda hizmet edenlerin bu kuruluşta emekleri yok mu? Şimdi soruyorum: Kim ya da kimler Yolumuza, Pirlerimize küfrediyor. Bu kadar ahlaksızca yalanı söyleyenlere, doğrusu söylenenler azdır bile. Size, siz ihanetçilere söylenenleri, sanki tüm dedelere söylenmiş sahtekarlığını bırakın.
Ondan bundan çaldığınız bilgilerle şiiler yazdırdığınız kitaplar, ateisttir dediğiniz insanlara Genel Kurullarda verdiğiniz madalyalar, diskoteklerde fink atma şahtekarlığıda anlınızda madalya olarak duruyor demi?
“Ocakzadelere/Taliplere çirkince saldırıyorlar.” Ben bunu Cemevler üyelerin vicdanına bırakıyorum.
“İslam dışı Alisizler” fitnesini Aleviler arasında yaymaya çalışıyorlar.” Yukarda İsmail Hakkı Pekin’nin sözlerinin tekrarı. Tayyip Erdoğan’da Avrupa Alevi Hareketini bu
Cümlelerle vuruyor. İki elde aynı silah ve bunlar bilerek ya da bilmeyerek Tayyip’in tetikçiliğini yapıyorlar.
“Dedeler artık “Soysuz,”falanca siyasi parti temsilcisi,”işbirlikçi ve ihanetçi çeteler”
Bunlar çok uyanık. Saptırmayı, çarpıtmayı, yalanı iyi beceriyorlar. Bu ihanet çetesine
yapılan eleştiriyi, verilen cevabı sanki bütün
dedelere yapılmış gibi anlatıyorlar. Hayır kardeşim biz bu güne kadar sustuk ve artık açık net size söylüyoruz. Yoksa Yol”una, İkrarına,
Örgütüne bağlı olanlara demiyoruz. Farklılığımıza gelince, içimizde tartışıyoruz, tartışacağız. Hemde sizin yazıpta uygulamadığınız “Saygı ve
edep” çerçevesinde.
Bu yazılanlar ve zamanlama tesadüf değil.
Kısaca AABF’ye deyineyim. Alman devletiye masaya oturdu. Biz Aleviyiz dediler. Siz ne istiyorsunuz dediklerinde? Biz tıpkı Hıristiyanın, Yahudinin, Müslümanın sahip olduğu hakları istiyoruz dediler. Eğer hayır biz İslamız deselerdi, gidin İslamcılar orda, onlarla halledin demezler miydi? Kafanız almaz, bilirim.
- Ve bu gün Almanya’da okullarda Alevi inanç
derslerini veriyorlar. - Almanya’nın bir çok eyaletinde Hak eşitliği
anlaşmalarına imza atıyorlar - Amanya’da denetleme komisyonlarında
temsil ediliyorlar. Nasıl mı oldu? Örgütle, örgütlü güçle. Alevilerin devletle karşı karşı oturmuş olması, mühatap alınması.Tayyip’i çıldırtıyor. Peki sizlere dokunan ne?
Çünkü, Tayyip’e hizmete soyunmuşsunuz Yol’a değil. İzah edeyim:
Yıllardır bende bu hareketin içindeyim. AABF’nin yanlışları, eksiklikleri, hataları dünde olmuştur, bu günde oluyor, yarında olacak. Yapılması gereken, bu Örgütü itibarsızlaştırmadan, bölmeden, hedefinden saptırmadan demokratik anlayışı hakim kılarak, tartışarak, öğrenerek, öğreterek doğrulara ulaşmak, birliği,dirliği,kardeşliği, sevgiyi perçinlemek, Yolda can olmayı yaratmaktır. Aleviliği İslam dışın da görenlerdenim. Tartışmaya varsanız buyrun tartışalım. Ancak bilirim, iftira ve yalanlarla toplumu aldatmanın dersindesiniz. Çünkü, siz samimi olsanız AABF’ye yaptığınız eleştirilerin (Aslında küfür, yalan ve iftiralardan ibaret.)%1’ni de Cem Vakfı ve başında ki İzzettin Doğan’a yapardınız. Cem Dergisi 35. Sayısında İzzettin Doğan’a, Alevilikte Dedelik soruluyor, Sizin Reis aynen şöyle cevaplıyor: ” Bakın Dede Korkut’un; dede geldi, soy soyladı, toy toyladı.” Burda Hz. Muhammed, Ehl-i Beyt var mı? Ancak yalan ve iftiralarla kutsallarımıza saldırıyorlar diyerek toplumun içine fesat sokuyorsunuz. AABF eğer eleştirilecekse bunu benim gibi Aleviliği İslamın dışındakiler yapmalı. Niye mi? Okullarda Alevilik dersi müfredatına bakın, inanç kurumlarında Evlilik, Hakka yürüme Erkanlarına bakın, yapılan tüm Cemlere bakın, sizi gidi zalim, yalancı, iftiracılar. Sizin anlattıklarınızdan farkı ne? Biz Alevi düşmanlarını sevindirmemek için susuyoruz, biz örgüt zarar görmesin, birliğimiz darbelenmesin diye susuyoruz. Sizse kusuyorsunuz, utanmadan da Kutsalımıza, Yol’muza saldırılıyor yalanıyla Alevilerin içine fitne sokuyorsunuz. Daha ağır yazabilirim. Haddinizi bilin, Bizi daha radikal yazmak zorundan bırakmayın Ya; Devletin, Fetonun, Şiilerin tuzağından kendinizi kurtarırsınız, ya da o gemide birlikte olursunuz. Bu topraklar, bu Yol çok Hınzır Paşalar gördü, yılmadı, teslim olmadı, diz çökmedi, yezite duçar olmadı, olmayacak
Aşk ile.
Metin Mat