Derdim çoktur hangisine yanayım
Yine tazelendi yürek yarası
Ben bu derde kanda çare bulayım
Meğer Şah elinden ola çaresi
Türlü donlar geyer gülden naziktir
Bülbüle cevr etme güle yazıktır
Çok hasretlik çektim bağrım eziktir
Güle güle gelir canlar paresi
Gel benim uzun boylu serv çınarım
Yüreğime bir od düştü yanarım
Kıblem sensin yüzüm sana dönerim
Mihrabımdır iki kaşın arası
Didar ile muhabbete doyulmaz
Muhabbetten kaçan aşık sayılmaz
Yezit üflemekle çırağlar sönmez
Tutuşunca yanar aşkın çırası
Pir Sultan’ım Abdal yüksek uçarsın
Selamsız sabahsız gelir geçersin
Aşık muhabbetten niçin kaçarsın
Böyle midir yolumuzun töresi