Âdemoğlu benim aslım sorarsan
Niye gelmiş niye gitmişim ben de
Gel sana bir doğru haber vereyim
Arif isen dinle kulak ver bende
On iki imamdan edep öğrendim
Muhammed Ali’nin haklığın bildim
Tâ ezel ezelden bir ikrar verdim
Okuduğum ilim ilm-i Umran’da
Dört nesneden tertip oldum yuğruldum
Geldim şu cihanda tamam bulundum
Cercis’inen bile öldüm dirildim
Vefa ile yatar idim alkanda
Muhabbetim Hasan Hüseyn Dehman’a
Can gözüyle bakar idim mihmana
İmam Zeynel ile girdim zindana
Yetmiş yıldır yatar idim bir handa
Eyüb’a vefayla bir kazan kurdum
İmam Bakır ile zuhura geldim
Eba Müslim ile bir teber çaldım
Bir zaman da cenk eyledim zamanda
Mürşidin nefesi haktır hakladım
İmam Cafer ilmin aldım sakladım
Üçyüz yıl da geyik ile otladım
Bir zaman da gezer idim seyranda
Musa Kâzım ile kurşunu yuttum
Kâmil ıssı oldum kemale yettim
Kırk yıl da Yunusla ibadet ettim
Bahri ile yüzer idim ummanda
Rıza’nın nefesi haktır hakladım
Mecnun ile bile yollar bekledim
Muhammed terinden bir gül sakladım
Bülbül ile gezer idim gülşanda
Muhammed Taki’ye özüm yetirdim
Halil ile bile nâra oturdum
On’ki imamlara iman getürdüm
Vücudum kefenim biçtim ol demde
Ali Nakî’ye özüm yetürdüm
Öküz ile şu dünyayı götürdüm
Üçler beşler yedilere katıldım
Kırklar ile bile idim irfanda
Hasan Askerî’ye ruhumu kattım
Cesedim yuğurup tabutum çattım
Nuh ile gemiyi ummana kattım
Yelken oldum bile estim tufanda
Yusuf ile gidip kuyuya düştüm
Hak emretti Cebrail’e ulaştım
Yakup ile oda yandım tutuştum
Ağlar idim âh ü zar ile gamda
Kul Himmet Üstadım günahkâr idim
Rabb’in cemalinde münevver idim
Anadan doğunca kâmil pîr idim
Şimdi bana derler makânın kande.